8 Kasım 2014 Cumartesi

Boğaz Hastalıkları


Kronik Boğaz Hastalıkları
Boğaz ağrısı, en sık karşılaşılan şikayetlerden biridir. Bu yüzden birçok kişi muayene ve tedavi olmaktadır.
Boğaz ağrısı, birçok rahatsızlığın belirtisi olarak ortaya çıkabilir. İltihaplar, boğaz ağrısının en sık sebepleridir ve bunlar bulaşıcıdırlar. İltihaplar, çoğunlukla virüs (soğuk algınlığı, enfeksiyöz mononükleaz...) veya bakteriler (strep, mikoplazma...) tarafından oluşturulurlar.

Bakteriler ile virüsler arasındaki en önemli fark, bakterilerin antibiyotik ile tedavi edilebilmesi, virüslerin tedavi edilememesidir.

Virüsler: Çoğu soğuk algınlığının sebebi, virüslerdir. Burun tıkanıklığı, hapşırma, genel halsizlik, boğaz ağrısı ile beraber bulunduğunda muhtemel sebep, bilinen yüzlerce virüsten bir tanesidir. Çok bulaşıcıdırlar ve özellikle kışın salgın yaparlar. Vücut, kendi yaptığı mücadele ile bu hastalıktan yaklaşık bir hafta içerisinde kurtulur.

Kızamık, su çiçeği, boğmaca gibi, virüslerin yol açtığı hastalıklara da boğaz ağrısı eşlik eder. Boğazdaki aft ve pamukçuk da oldukça ağrılıdır.

Bir haftadan fazla süren bir virüs enfeksiyonu, "enfeksiyöz mononükleaz"dır. Bu virüs, lenf bezlerini tutar, bademcikte büyüme yapar ve üzerini beyaz bir zar kaplar. Boyun, koltukaltı ve kasıktaki lenf bezlerinde şişme görülür. Bazen boğaz ağrısı, solumayı bile zorlaştırır, karaciğeri etkileyerek sarılığa sebep olabilir. Altı hafta veya daha uzun sürebilen aşırı halsizliğe yol açabilir.

Bu hastalık, yetişkin ve bulûğ çağında ağırdır, fakat çocukluk döneminde daha hafif geçer. Tükürük ile geçtiği için "öpücük hastalığı" da denir. Mamafih, ağızdan ele, oradan tekrar ağıza geçerek de bulaşabilir. Bu yüzden, aynı havlu, yemek kapları kullanılmamalıdır.

Bakteriler: "Strep" iltihabı, "streptococcus" diye isimlendirilen bakteri ailesinden kaynaklanır. İltihap, kalp kapakçıklarını (romatizmal ateş) ve böbreği (nefrit) etkileyebilir. Bu tür mikroplar, aynı zamanda kızıl, bademcik iltihabı, zatürre, sinüzit ve kulak iltihaplarına da sebep olabilirler.

"Strep" iltihabının oluşturabileceği zararlar gözönüne alınarak, antibiyotik ile tedavi edilmelidirler. Çoğunlukla basit soğuk algınlığından daha uzun süre boğaz ağrısına sebep olurlar. Bu bakteri, muayene ile her zaman tespit edilemez, boğaz kültürü gerekebilir.

Bademcik, dilin arka kısmına gelen, boğazın her iki tarafında bulunan lenf dokusu kitlesine verilen isimdir. Bazı durumlarda, bu dokular mikrop barındırabilir. Son yapılan araştırmalar, sık bademcik iltihabı geçiren çocukların, bademcikleri alındığında, daha sağlıklı olduklarını göstermiştir.

Burun ve sinüs iltihabı olan kişilerde, bu iltihaplı akıntının genizden boğaza gelmesi sebebi ile boğaz ağrısı oluşabilir.

En tehlikeli boğaz iltihabı, boğazın girişinde bulunan "epiglot" denilen yapının iltihaplanmasıdır. Bu durum nefes yolunu tıkayabileceği için aciliyet arzeder. Yutmanın çok ağrılı olduğu, ağızdan salya aktığı ve solumanın zorlaştığı durumlarda şüphelenilir.

Alerji: Saman nezlesi ve alerjisi olanlar, burun akıntısı, burun kaşıntısı, hapşırık, geniz akıntısı, burun tıkanıklığı gibi şikayetlerinin olduğu sıra boğaz ağrısı da hissederler. Burunu rahatsız eden, aynı çiçek tozu ve küfler, boğazı da rahatsız edebilirler. Kedi ve köpeğe alerjisi olanlar, bu tür hayvanlarla birikte oldukları zaman boğaz ağrısından şikayetçi olabilirler. Ev tozu da en sık alerji sebeplerindendir ve özellikle kışın ısınmanın etkisiyle kuru havada rahatsızlık yaratırlar.

İritasyon: Kışın, evlerin ısıtılması sonucu oluşan kuru havanın etkisiyle, bilhassa sabahları artmış olarak hissedilen boğaz ağrısı olabilir. Bu, odanın nemlendirilmesi ve sıvı alımı ile önlenebilir. Burun tıkanıklığı sebebi ile sürekli ağzından nefes alan insanlarda da boğaz kuruluğu ve ağrı görülebilir. Burun muayenesi ve gerekli tedavisi gerekir.
Sabahları olan boğaz ağrısının bir sebebi de, asitli mide muhtevasının boğaza kaçmasıdır. Yatağınızın başını onbeş, yirmi santimetre daha yukarıda tutmanız faydalı olur. Yatmadan önce birkaç saat birşey yememeniz gerekir. Mide asidine iyi gelen ilaçlar faydalı olabilir. Bunlar yardımcı olmazsa, hekime başvurmalısınız.

Endüstriyel hava kirliliği ve havadaki kimyasal maddeler, burun ve boğazı tahriş edebilir; fakat şu ana kadar bilinen en sık ve etkili tahriş maddesi, tütün dumanıdır. Sigara dumanının içindeki maddelere alerjik kimseler, buna tahammül edemezler. Diğer tahriş eden maddeler, alkol ve baharatlı yiyeceklerdir.

Bir müsabakada veya başka bir yerde aşırı bağıran bir insanda, hem boyun kaslarının yorgunluğu, hem de boğazın tahrişinden dolayı boğaz ağrısı görülür. İyi eğitilmiş spiker ve şarkıcılar, boğazlarını nasıl koruyacaklarını bilirler. Derin nefes alarak, boğaz kasları yerine göğüs ile karın kaslarını kullanarak, yükses ses çıkartabilirler.
Tümörler: Boğaz, dil ve nefes borusunun tümörleri her zaman olmasa da, çoğunlukla uzun süreli sigara ve alkol kullanımı ile ilgilidir. Bazen kulaklara da yansıyan boğaz ağrısı ve yutma güçlüğü, böyle bir tümörün belirtisi olabilir. Boğaz ağrısı, çoğunlukla uzun süreli ve hafiftir. Diğer önemli şikayetler, ses bozukluğu, boyunda şişlik, açıklanamayan zayıflama, tükürük veya balgamda kan olmasıdır.

Teşhis, kulak, burun, boğaz hekimince konur. Özel aynalar veya endoskopik aletler ile bu bölgeler muayene edilir.
Boğaz Ağrımı Nasıl Tedavi Edebilirim? Soğuk algınlığı veya nezlenin yol açtığı boğaz ağrısı, aşağıdaki şu uygulamalarla biraz azaltılabilir:

Sıvı alımınızı arttırınız (Ballı sıcak çay, bilinen bir halk çaresidir).
Yatak odanızda bir nemlendirici veya buhar kaynağı bulundurunuz.
Tuzlu su ile günde birçok kez boğazınızı gargara yapınız (Yarım bardak suya dörtte bir çorba kaşığı tuz konur).
Hafif ağrı kesiciler kullanabilirsiniz.
Boğazı uyuşturan pastillerden kullanabilirsiniz.
Boğaz ağrısı, basit bir soğuk algınlığının yol açtığı beş ile yedi günden daha uzun sürüyorsa, kaçınabileceğiniz bir alerji veya tahriş edici maddeden olmuyorsa, doktora görünmelisiniz. Şu belirtiler, doktora başvurmanız için size uyarı olmalıdır:
Şiddetli ve uzun süren boğaz ağrısı
Nefes almada güçlük
Yutmada güçlük
Ağzı açmada güçlük
Eklem ağrıları
Kulak ağrısı
Döküntü
Ateş (38 derecenin üzerinde)
Sık tekrarlayan boğaz ağrısı
Boyunda şişlik
İki haftadan uzun süren ses kısıklığı

Bademcik ve Geniz Eti Hastalıkları

Bademcik ve geniz etinin akut iltihaplarında tedavi genellikle ilaçlardır. Ciddi problemlere yol açmayan ve sık infeksiyona yol açmayan bademcik ve geniz eti ilaçlarla tedavi edilmesine rağmen, bazen bademcik ve geniz etinin ameliyatla alınması gerekir.Geniz eti için yaş sınırlaması yoktur. Ancak bademcik ameliyatları zorunlu haller dışında üç yaşın altında genellikle uygulanmaz. Solunumu ileri derecede engelleyen büyük bademcikler üç yaşın altında da alınabilir. Genellikle bademcik ameliyatlarının en sık yapıldığı yaşlar 3 ila 10 yaşlar arasıdır. Üst yaş sınırını belirlemek mümkün değildir.

Bademcik ve geniz eti ameliyatları sık uygulanmaktadır. İlaç tedavisinden fayda görülmediğinde cerrahi olarak alınmasına karar verilmektedir. Ameliyata engel oluşturacak herhangi bir ciddi sağlık problemi olmayan erişkinlerde de bademcik ameliyat uygulanmaktadır.Bu ameliyata karar vermek için kullanılan bazı kriterler vardır .
Üst solunum yolunun bademcik ve geniz eti büyüklüğüne bağlı olarak tıkanması

Bademcik etrafında abse oluşmasıKötü huylu tümör şüphesi (Bademcik dokusunun tek taraflı büyümesi lenfoma veya başka habis hastalıkların belirtisi olabilir)

Çene yapısını bozan geniz eti ve bademcik büyümeleri.
Enfeksiyon durumu olmadığı halde bademcik ve geniz etinin yutmayı zorlaştıracak kadar büyümesi.
Bademcik üzerinde ağız kokusuna neden olabilecek şekilde sık sık birikim olması
Orta kulak iltihabı (otitis media) ve işitme kaybına neden olması
Sık sık sinüzit ve alt solunum yolu problemlerine neden olması
Son bir yılda 7 defa veya son iki yılda yıl başına 5 'er defa veya son üç yılda yıl başına 3 'er defa yada daha sık ateşli bademcik iltihaplanması geçirilmesi gibi durumlarda bademcik ve/veya geniz eti ameliyatı yapılır.
Bademcik ameliyatının en önemli riski kanamadır. Günümüzde gelişen genel anestezi koşulları ve hastanelerin olanaklarının artmış olması bu riski çok azaltmaktadır. Bununla birlikte bademcik ameliyatı teknik olarak basit görünen, fakat büyük bir ameliyat ciddiyetiyle hazırlık yapılması gereken ameliyattır.

Kronik İnatçı ÖksürüklerSolunum hastalıklarının büyük bir kısmını kronik hastalıklar oluşturuyor. Astım gibi alerjik kökenli hastalıklar, KOAH denilen hastalık, uyku ile oluşan solunum bozuklukları ve nedeni bilinmeyen bazı akciğer hastalıkları... Bir de sigara alışkanlığı nedeniyle ya da grip sonrasında ortaya çıkan ve bazen aylarca sürebilen kronik öksürük hastalığı var.
Sigara içmeyen akciğer filmi normal olan hastaların %92 sinde temel olarak 3 sebep tespit edilmiştir.
Üst hava yolu sendromu (daha önce geniz akıntısına bağlı öksürük sendromu deniliyordu) Sinüsleri ve burnu yıkayan salgı burun boşluğu geniz bölgesinden boğaz doğru akar. Bu bazı hastalar tarafından şiddetli olarak algılanır ve öksürüğe yol açar. Bu durum alerjik rinit, vazomotor rinit, enfeksiyon sonrası rinit, bakteriyel sinüzit, alerjinin eşlik ettiği mantar sinüzitleri, kimyasal buhar ve tozlar, mesleki ortam,gebelik, burun damlalarının çok uzun süre ve sık kullanımı şiddetli geniz akıntısı ve inatçı öksürüğe yol açar.

Astım, havayolu darlığı, nefes darlığı öksürük ve hırıltı-cızıltı (wheezing) ile karakterizedir.
Reflü (mideden yemek borusu ve boğaza asit kaçışı) Bu asit kaçışı öksürük refleksini tetikler. Diğer bir nedense mideden gelen asit içeriğinin soluk borusuna kaçması öksürüğü tetikler.
"Hastanın akciğer filmi normal ve sigara içmiyorsa"
Geçmeyen öksürüklerde diğer nedenler ise;
Bronşiektazi
Bronşit
Bronş kanseri
Aspirasyon
Kronik tıkayıcı akciğer hastalığı
Kalp yetmezliği
Yabancı cisim
İnterstisiyel akciğer hastalığı
Nöromüsküler hastalılar
Pertusis
Psikolojik öksürük
Sarcoidozis
Yemek borusu soluk borusu arasında kaçak
Tüberküloz
Zenker divertikülü (yemek borusunda cep oluşması ve gıdaların bu cepte birikip daha sonra reflüye ve ağız kokusuna yol açar)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder